Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Call Center

Geçmişi 10 bin yıl öncesine dayanan siyezden yapılan ekmekler, diyabet hastalarından büyük ilgi görüyor

KASTAMONU’NUN İHSANGAZİ İLÇESİNDE YETİŞTİRİLEN SİYEZ BUĞDAYI İLE YAPILAN EKMEKLER, TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDAKİ DİYABET HASTALARINDAN YOĞUN İLGİ GÖRÜYOR.

KASTAMONU’NUN İHSANGAZİ İLÇESİNDE YETİŞTİRİLEN
Şehrazat Künefe

Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde yetiştirilen siyez buğdayı ile yapılan ekmekler, Türkiye’nin dört bir yanındaki diyabet hastalarından yoğun ilgi görüyor.

Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde yetiştirilen coğrafi işaretli siyez buğdayı büyük ilgi görüyor. İlçede çiftçiler tarafından siyez buğdayından yapılan ekmek ve benzeri ürünler ise Türkiye’nin farklı şehirlerine gönderiliyor. Geçmişi 10 bin yıl öncesine dayanan ve “Hitit buğdayı” olarak anılan siyez ile yapılan ekmekler ise farklı şehirlerde yaşayan diyabet hastalarınca tercih ediliyor. Glisemik indeksinin düşük olması ve metabolizmayı hızlandırması sebebiyle diyabet hastalarından büyük ilgi gören siyez ekmeği, çiftçinin de yüzünü güldürüyor. İhsangazi ilçesinde siyez yetiştiriciliği yapan genç çiftçi Yasin Ciğerci, siyez buğdayı ile katma değerli ürünler üreterek daha çok kazanç sağladıklarını belirtti.

“Hiçbir katkı maddesi kullanmadan ekmeklerimizi yapıyoruz”

Siyez unuyla yapılan ekmeklerde hiçbir katkı maddesi kullanılmadığını belirten Ciğerci, “Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde genç çiftçi olarak siyez üretimi ve çiftçilik yapıyorum. Atalarımdan kalan bu mirası gelecek nesilere aktarmak istiyorum. Siyez buğdayı çok önemli, buğdayların da atasıdır. Biz de kendi değirmenimizi kurduk ve siyez unu yapıyoruz. Bu siyez buğdayından da ekmek yapıyoruz. Hiçbir katkı maddesi kullanmadan ekmeklerimizi yapıyoruz. İçerisinde sadece siyez unu, siyez mayası ve kristal kaya tuzu var. Suyunu ilave ettikten sonra yoğurma işlemini yapıp yaklaşık 1 saat dinlenmeye bırakıyoruz. Dinlendirdikten sonra hamuru, yuvarlak şekilde yapıp ekmeğimizi pişiriyoruz. Ekmeğimizi daha sonra odun ateşi ile buluşturuyoruz. Közün sıcaklığı ile vatandaşlarımızla buluşturuyoruz” dedi.